Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, üç kitabın daha içerisinde yer alan bazı ifadeler nedeniyle ‘çocukların gelişimleri üzerinde muzır tesir yapacak nitelikte’ olduğuna karar verdi. Çevirmen Suzan Geridönmez karara tepki gösterdi.
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu’nun Resmi Gazete’nin 22 Kasım 2020 tarihli sayısında yayımlanan kararına göre üç kitap ‘muzır’ bulundu. Kitapların içerisinde yer alan bazı ifadeler 18 yaşından küçüklerin maneviyatı ve gelişimleri üzerinde olumsuz tesir yapacak nitelikte olduğuna; bu sebeple söz konusu kitapların 1117 sayılı Kanun’un dördüncü maddesindeki sınırlamalara tâbi olmasına oy birliği ile karar verildi.
‘Muzır’ bulunan kitaplar
– Heinz Janish tarafından yazılan, Helga Bansch tarafından resimlenen ve Dürrin Tunç tarafından Türkçe’ye çevrilen, Yapı Kredi Kültür ve Sanat Yayıncılık tarafından 1’inci baskısı Şubat 2017’de, 2.’inci baskısı Şubat 2019’da yapılan Bazı Günler kitabı
– Christine Nöstlinger tarafından yazılan ve Suzan Geridönmez tarafından Türkçe’ye çevrilen, Günışığı Kitaplığı Yayıncılık tarafından ilk baskısı Mart 2011’de, 7. Baskısı Mart 2020’de yapılan Evde ve Uzakta kitabı
– Francesca Cavallo ve Elena Favilli tarafından yazılan, Deniz Öztok tarafından Türkçe’ye çevrilen, Hep Kitap – Teas Yayıncılık tarafından Şubat 2018’de basımı yapılan Asi Kızlara Uyumadan Önce Hikayeler 2 kitabı
Günışığı Kitaplığı’ndan çıkan Christine Nöstlinger’in Evde ve Uzakta isimli eserinin muzır ilan edilmesine kitabın çevirmeni Suzan Geridönmez tepki gösterdi. Çevirdiği kitabın yasak kapsamına sokulmasının ‘düşünce ve ifade özgürlüğüne aykırı’ olduğunu belirten Geridönmez, “Son dönemde özellikle çocuk ve gençlik yayıncılığına yönelen ve günden güne kapsamını ve boyutunu artıran sistematik bir sansür uygulaması olarak değerlendiriyorum” dedi.
Evrensel’de yer alan açıklamasında Geridönmez “Yazar yazar, çevirmen çevirir, yayıncı da yayımlar. Hepsinin bağlı olduğu ve kendi meslek örgütleri tarafından korunan mesleki ilkeleri vardır. Düşünce ve ifade özgürlüğü demek yetişkinlerin neyi okuyacağına kendi karar vermesi demektir. 18 yaşından küçükler söz konusu olduğunda ise seçme özgürlüğü ve sorumluluğu ailededir. Ebeveynler, çocuklarına Türk ve İslam kültürüne uygun eserler okutmakta serbesttir, tıpkı çocuklarına kültürler arasında köprüler kuran, eleştirel düşünceyi teşvik eden eserler okutmaya serbest oldukları gibi. Bu özgürlüğe müdahale aslında kişisel hak ve özgürlüklere müdahaleden başka bir şey değildir…” ifadelerini kullandı.
‘Okullarda kitapları öneriliyor’
Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı birçok okulda Christine Nöstlinger’in kaleme aldığı kitapların önerildiğine ve sevilerek okunduğuna dikkat çeken Geridönmez “Tebligatta muzırın anlamı ‘edebe aykırı’, ‘terbiyesizce’ ve ‘iğrenç’ diye tanımlanmaktadır. Ben kendi duygularımdan önce, özgür seçimleri ‘iğrenç’ olarak değerlendirilen öğretmen ve ebeveynlerin duygularını ve gösterecekleri tepkiyi merak ediyorum. Tabii, hâlâ ‘Yılan bana dokunmadığı sürece…’ düşüncesiyle sessizliğini koruyan, ama yayın programlarında her an aynı şaibeli gerekçelerle sansürlenebilecek birçok eseri bulunan yayıncıların ne zaman hep birlikte, gür bir şekilde düşünce özgürlüğüne ve özgür sanata sahip çıkacaklarını da…” dedi.
1117 SAYILI KANUNUN DÖRDÜNCÜ MADDESİ NE ANLAMA GELİYOR?
Madde 4 –”(21/6/1927 tarih ve 1117 sayılı Kanunun hükmüdür.) Heyetçe tetkik edilerek küçüklerin maneviyatı için muzır olduğuna karar verilen kitap, mecmua ve mevkut risalelerin isimleri bir liste halinde Maarif Vekaletine tevdi olunur.”
Bu listenin bir sureti Maarif Vekaletinden Adliye Vekaletine gönderilir ve bu tarikle müddeiumumiliklere tebliğ edilir. Listeye dahil olan eserlerin sahiplerine en büyük mülkiye makamlarınca tebligat yapılır. Bu tebligat üzerine eser sahiplerinin ellerinde mevcut eserlerinin ilk sahifelerine “tahdidata tabidir” damgasını vurmaları mecburidir. Bu suretle damgalanan eserler:
A) Açık sergilerde sabit ve seyyar müvezziler tarafından satılamaz.
B) Dükkanlarda, camekanlarda teşhir edilemez.
C) Bir yerden diğer bir yere teşhir maksadiyle açık bir surette nakledilemez ve müvezziler tarafından bunlar için sipariş kabul olunamaz,
D) Gazeteler ve mecmualarla, duvar ve el ilanlariyle veya diğer suretlerle ilan edilemez,
H) Kitapçılar tarafından küçüklere gösterilemez, para mukabilinde ve parasız onlara verilemez ve hiçbir suretle mekteplere ithal olunamaz.
Kaynak: Susma24