Moda Sahnesi, William Shakespeare’in yazdığı, Emine Aydın’ın dilimize çevirdiği “Macbeth Tragedyası” ile tiyatro sezonunu açıyor. Bazen ufunetli bir ihtiras hemen öldürmez belki. Ama bütün bir hayatı, dahası nice hayatları elimizden alır, götürür. Macbeth’in yazgısı da üç replikle şekillenmişti aslında:
Hakkımızda
Değerli Mesele dostu,
Basılı yayın hayatına Aralık 2016 itibarıyla son veren Mesele Dergisi, 1 Ocak 2017’den bu yana mesele121.org adresinde yayınına devam ediyor.
Neden mesele121?
Çünkü 10 yıl boyunca kesintisiz her ay yayınlanan Mesele 120. sayısı ile matbaalara veda etti ve internet 121. sayımız oldu.
Mesele’de amacımız kitaplar üzerinden Türkiye’yi ve dünyayı tartışmak ama sadece kitapla sınırlamıyoruz tabii ki…
Öncelikle “Sözümüz” var. Söyleyecek bir şeyiniz yoksa yayıncılık yapmanın da anlamı kalmıyor…
Sizin sözünüz de bizim için çok değerli… Hakemli dergi olmasak da belli kriterlerimiz var. [email protected] adresine gönderdiğiniz tüm yazıları okuyoruz, değerlendiriyoruz.
Acımasızlığın dehşetli örneklerinden biri olarak gündemde olan Narin Güran’ın haberinde program sayısı, izlenme, merak, duygusallık, “timsah gözyaşları” ve oyalamada yeni bir rekora gidildi. Süregelen bir gerçekliğin aralıklı olarak haber konusu olması, kullanılması ve unutulması neye bağlı?
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, tiyatro sezonunun ilk ayında 22 oyunla seyirci karşısına çıkıyor. Ekim ayında tiyatroseverleri Yaşar Kemal’den Molière’e, Henrik Ibsen’den William Shakespeare’e klasik ve çağdaş yazarların eserlerinin ön planda olduğu zengin bir repertuvar bekliyor.
Milli İrade, Türk Dil Kurumu (TDK) Sözlüğünde: “Milletçe kullanılan ve hiçbir gücün etkileyemeyeceği kuvvet; ulusal irade”; Viki Sözlükte de:”ulusun herhangi bir baskıya maruz kalmadan düşüncesini ortaya koyması” olarak ifade ediliyor…
“Sanat eserleri, sanatçının kişisel marka stratejisinin bir parçası haline dönüşmeli mi?” Yazı başlığını tüm yönleri ile bu yazının elverdiği olanaklar içinde ele almak zor. Ama bir bakış akışı özeti mümkün.
Taner Akçam, üç bölüm ve son sözden oluşan ve üçüncü baskısı yapılan toplamda 160 sayfalık kitabı Yüz Yıllık Apartheid’ta (Eylül 2023, Aras Yayıncılık) resmî tarihi kapsamlı ve ayrıntılı biçimde eleştirir. İçine doğduğumuz, neredeyse kanıksadığımız ortamın anlaşılabilmesini sağlamaya çalışır. Bilindiği hâlde hiçbir şekilde sorun edilmeyen ırkçılığın/apartheidin içselleştirilmesi olarak okunması gerektiğinin altını çizer.
Axel Dubinski[1] travma-sağaltma çalışmaları ile tanınan terapistlerden biri. Heal Versity’nin[2] hazırladığı “Die Macht der Epigenetik (Epigenetik’in Gücü)” adlı podcast dizisinin 26. bölümündeki söyleşisinde kendini tanıtırken, her şeyden önce savaş travması yaşayan bir anne-babanın çocuğu olduğundan bahseder. Kuşaklar arası kolektif travmayla kişisel bağlantısını ise şu şekilde açıklar:
Yirmi küsür sene önce, yine böyle serince bir sonbahar gecesinde mahallede yürüyüşe çıkmış, soluklanmak için…
Acımasızlığın dehşetli örneklerinden biri olarak gündemde olan Narin Güran’ın haberinde program sayısı, izlenme, merak, duygusallık, “timsah gözyaşları” ve…
USTALARA SAYGI
ÇİZGİLİK
Kaçırmayın!
dergilik
Kaos GL Dergisi’nin Temmuz-Ağustos 2024 sayısı “Uluslararası Ahval” dosya konusuyla yayınlandı. Derginin editör yazısında dosyanın…
DİSK üyesi Birleşik Metal-İş tarafından çıkarılan üç aylık bilimsel hakemli dergi Çalışma ve Toplum‘un 82. sayısı…
Praksis dergisinin 1 Ocak 2025’te yayınlanacak olan 67’nci sayısı için çağrı metni yayımlandı. Sayı editörlüğünü…
Sosyal Medya
Bihter Hanım sevgiyle büyütülmüş bütün canlılar gibi kendine güvenli, başkalarıyla eşit ilişki kuran, sınırları olan…