Osmanlı’nın modernleşme sürecine ve tarih sahnesinden çekilmesine tanıklık eden Köpe ailesinin anılarına dayalı “İmparatorluklar Arasında, Sınırlar Ötesinde” başlıklı sergi SALT Beyoğlu’nda açıldı. Sergi kapsamında ayrıca 17 Eylül’de çevrimiçi bir söyleşi gerçekleşecek.
Osmanlı’nın modernleşme sürecine ve tarih sahnesinden çekilmesine tanıklık eden Köpe ailesinin anılarına dayalı İmparatorluklar Arasında, Sınırlar Ötesinde sergisi, II. Meşrutiyet, I. Dünya Savaşı ve mütareke döneminden detaylı arşiv kayıtlarıyla görsel bir anlatı sunuyor. Aile üyelerinin Braşov, İstanbul, Selanik, Edirne ve Konya gibi şehirlerde şekillenen hayatları, itinayla muhafaza edilmiş kişisel belgeler aracılığıyla siyasal, toplumsal ve diplomatik tarihin dönüm noktalarına ışık tutuyor.
Ailenin hikâyesi, Transilvanya’nın Braşov şehri yakınlarında bir köyde doğup büyüyen Andras Köpe ile Breton bir aileden gelen Léocadie Tallibart’ın İstanbul’da yollarının kesiştiği Tanzimat Dönemi’nde başlar. Andras, Avusturya İmparatorluğu’nun baskılarından Osmanlı başkentine kaçmıştır; Léocadie, saatçi ve mücevherci kardeşi Louis ile mimar kardeşi Pierre’e eşlik etmek üzere şehirdedir. 1842’de evlenen çiftin ikinci çocuğu olan ve aile arşivinden mektupları sergide yer alan Charles ise, Cenova kökenli Trabzonlu bir Levanten aileye mensup Rose-Marie Marcopoli ile 1882’de hayatını birleştirir. Charles ve Rose-Marie’nin Charlotte, Ida, Taïb, Ferdinand, Antoine ve Eugène adında çocukları olur.
Fransızca eğitim alan, konuşan ve yazan altı kardeş, hiçbir zaman Avusturya-Macaristan tabiiyetinden Osmanlı tabiiyetine geçmez. Taïb, 1914’te savaşın başlamasından kısa bir süre sonra Braşov’a giderek müttefik Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nun üniformasını giyer. İki yıl sonra İstanbul’da Avusturya-Macaristan ordusuna katılan Antoine, 1917’de Suriye ve Filistin’de görev yapar. Savaşın sona erip iki imparatorluğun çöküş sürecinin başladığı dönemde çoğu İstanbul’da ikamet eden Köpe ailesi üyeleri, 1918’de Mondros Mütarekesi’ne, 1919’da Paris Barış Konferansı’na, 1920’de de şehrin İngiliz, Fransız ve İtalyan askerî makamlarınca resmen işgaline şahit olurlar.
Çok uluslu imparatorluğun çok kültürlü sakinleri olan ve geriye çok kapsamlı bir aile arşivi bırakan Köpelerin yaşantıları, tabiiyet ve vatandaşlık ilişkilerinin ulusal kategoriler içerisinde belirgin ayrımlarla tanımlanmadığı tarihsel bir bağlamdan izler taşır. İmparatorluklar Arasında, Sınırlar Ötesinde, Antoine’in bu arşivden ciltler dolusu anı ve karikatürleri, görüntü ve ses kayıtlarının yanı sıra, büyük bir kısmı ağabeyi Taïb’e ait yüzlerce fotoğraftan bir seçkiyle Osmanlı ve Avusturya-Macaristan diplomatik ilişkilerinin gündelik hayata nasıl yansıdığına bakar. Bir aile tarihinden yola çıkarak 19. yüzyıldan 20. yüzyıla, imparatorluktan ulus devlete geçişte sınırların belirsizliğine, kimliklerin değişkenliğine ve hayatların devingenliğine dikkati çeker.
Nefin Dinç (James Madison University), Erol Ülker (Işık Üniversitesi) ve Lorans Tanatar Baruh (SALT) tarafından hazırlanan ve İstanbul’daki Macar Kültür Merkezi tarafından desteklenen İmparatorluklar Arasında, Sınırlar Ötesinde sergisi 27 Aralık’a kadar SALT Beyoğlu’nda görülebilir.
Söyleşi 17 Eylül’de
İmparatorluklar Arasında, Sınırlar Ötesinde kapsamında çevrimiçi ortamda bir de söyleşi gerçekleştirilecek. Söyleşide Osmanlı’nın modernleşme süreciyle tarih sahnesinden çekilmesine tanıklık eden Köpe ailesinin anılarına dayalı serginin yapım süreci incelemeye açılacak. Sergiyi hazırlayan Nefin Dinç (James Madison University), Erol Ülker (Işık Üniversitesi) ve Lorans Tanatar Baruh (SALT) ile destekçi kurum Macar Kültür Merkezi’nin müdürü Gábor Fodor’un katılımıyla Köpelerin aile arşivinin II. Meşrutiyet, I. Dünya Savaşı ve Mütareke dönemine dair anlattıkları yorumlanacak. 17 Eylül 2020 Perşembe günü saat 16.30’da gerçekleşecek söyleşinin adresi ise SALT Online YouTube Kanalı.