Hakkımızda
Değerli Mesele dostu,
Basılı yayın hayatına Aralık 2016 itibarıyla son veren Mesele Dergisi, 1 Ocak 2017’den bu yana mesele121.org adresinde yayınına devam ediyor.
Neden mesele121?
Çünkü 10 yıl boyunca kesintisiz her ay yayınlanan Mesele 120. sayısı ile matbaalara veda etti ve internet 121. sayımız oldu.
Mesele’de amacımız kitaplar üzerinden Türkiye’yi ve dünyayı tartışmak ama sadece kitapla sınırlamıyoruz tabii ki…
Öncelikle “Sözümüz” var. Söyleyecek bir şeyiniz yoksa yayıncılık yapmanın da anlamı kalmıyor…
Sizin sözünüz de bizim için çok değerli… Hakemli dergi olmasak da belli kriterlerimiz var. [email protected] adresine gönderdiğiniz tüm yazıları okuyoruz, değerlendiriyoruz.
Yazılar
Tiyatro seyircisinin davranışlarındaki değişiklikleri hiç düşündünüz mü? Örneğin, oyun boyunca tüm ikazlara rağmen fotoğraf çeken, video kaydı yapan, yanındaki kişiyle…
Bir grup arkadaşımla kitap değerlendirdiğimiz perşembe günleri bizim için buluşma günüdür. İki senedir yaz kış buluşmak için okuyoruz. Yazın, deniz…
Wattpad’in erişime kapatılmasının hem yazma hem okuma hakkına müdahale anlamına geldiğini belirten TYS, PEN Türkiye ve Türkiye Yayıncılar Birliği, özgürlüklerinin…
DİSK üyesi Birleşik Metal-İş tarafından çıkarılan üç aylık bilimsel hakemli dergi Çalışma ve Toplum‘un 82. sayısı yayımlandı. Yayın yönetmenliğini Av. Dr.…
‘Göç Eden Arkadaşlarınıza Söyleyebileceğiniz Şeyler’ başlıklı bir postun önüme düşmesi sayesinde göçmenlik deneyimleri üzerine çizmeye başladım. Bir Avrupa Macerası adlı…
MUBI, Feride Çiçekoğlu’nun aynı adlı romanından Tunç Başaran tarafından filme uyarlanan Uçurtmayı Vurmasınlar filmini restore etti. Atlas Post Production işbirliğinde…
“Dans et kabuğundan çıktığında. Dance, when you’re broken open. Sargılarını söktüysen dans et. Dance, if you’ve torn the bandage off.…
20 Temmuz 1974… Şimdilerde yeni kitabını bitirmek üzere olan annemin on beşinci yaş gününü Kumburgaz’da gözü yaşlı kutladığı tarih. Karartmadan…
“Türkiye’de yapımcı şirketler maalesef TV dizileri ve filmlerini yayıncı kuruluşa sunarken eser sahiplerinden tüm hakları devraldıklarına inanmakta ve yayın kuruluşları…
Türk Tiyatro Edebiyatı’nın önde gelen en önemli isimlerinden biri olan Tuncer Cücenoğlu’nu saygıyla anıyoruz! Bizler anarken, pek çoğumuz da unutuyoruz…
Hatıralar peşimizi bırakmıyor; şimdi 1987 yılını hatırlıyorum… O dönemlerde pek hatırlamak istemediğim tatsız olaylar geçmişti başımdan… Çok sevdiğim, nörolog hekim…
Sahnede daha fazla kadın saksafoncu, trompetçi, tromboncu, kontrbasçı olmaması bile sektörün ne kadar erkek egemen ve kadın müzisyenlere alan açmayan…