Türk sinemasında zorda kalmış kadına sahip çıkan erkeklere dair hüzünlü aşk hikâyelerine bir yenisi eklendi: Kum Zambağı…
Çok nadide bir çiçek olan, üstelik sahillerin kirlenmesiyle, işgal edilmesiyle nesli tehlike altında olduğu için bir o kadar değerli bulunan kum zambağından tuhaf bir aşk hikâyesine uzanan temayı sinemaya aktarmak kolay bir iş değildi; bunu yönetmen Mehmet Demir Yılmaz başarmış…
Mehmet Demir Yılmaz’ın senaryosunu yazdığı ve yönettiği “Kum Zambağı” adlı filmde Özge Borak, Mert Turak, Orhan Kılıç başlıca rolleri paylaşıyorlar.
Filmin ilk dakikalarından itibaren kendimi yaşsız, yılkıya terk edilmiş, uçurumlu, ıssız bir zamanın içinde buluverdim.
Afife ve Yunus… Her ikisinin de ruhları lime limeydi gerçekte, ruhları yırtılmıştı. Bastırılmış iç seslere inat, durmadan yeni ilmekler atan, bağlayan, tutunmalarına neden olan bir şey vardı… Koşulsuz sevgiyle çoğalan o yürek burgusu. Rüzgârın önüne katıp sürüklediği hayal ve hayat kırıklıkları, aykırı duygu iklimlerinden gelen yankılar ve o ufunetli derin sızı… Birbirleri için hem ışık hem alev olmuş iki kalp. Avuntudan öte bir işe yaramayan kırık dökük umutlar…
“Yunus ben gitmedim.”
“Hiç gelmedin ki!”
Afife’nin kimseyi sevecek hali kalmamıştı aslında. Ekrem’den ayrıldıktan sonra sarkıntılıklar, tacizler, baba evinden reddediliş… Neticede Yunus’a sığınmıştı. “Sen benim kum zambağımsın,” diyen Yunus’a “Benim de seni sevmemi bekleme…” demişti. Okumamıştı Afife, meslek sahibi olmamıştı, güçlü bir kadın da değildi. Yem ve ökse konumunda iki insan birbirini onarabilir miydi?
“Sevmemeyi birlikte öğreneceğiz Yunus!”
Yunus’un “Kum zambağım,” diye sevdiği Afife’nin içinde tüm çiçekler solmuştu oysa. (Afife’nin çiçeklerden nefret ettiğini anlattığı sahnede Özge Borak dorukta bir performans sergiliyor.) Afife ve Yunus şunca vakittir hep hayatımda varmış gibi duruyorlardı karşımda. Sahi onları birbirine taşıyan ya da uzaklaştıran neydi?
Bırakıp gitmek, bir daha kesinlikle dönmemek istedikleri kim ve nelerdi?
Özge Borak ve Mert Turak’ı yıllar önce “Kabare” de izlemiştim. Sally Bowles ve Emcee yorumlarındaki mükemmel üstü başarıları bugün bile belleğimde.
Orhan Kılıç’ı bir sosyopatın çapraşık dünyasını, duygusal sarsıntılarını son derece inandırıcı duygu geçişleriyle aktardığı “Ted Bundy” adlı oyunda canlandırdığı kimlikle hatırlıyorum şimdi. Ted ile kurduğu duygusal bağ son derece etkileyiciydi.
“Kum Zambağı”nda üç oyuncu bilinen ortalamaları, klişeleri yıkıp geçiyor, yaşayan, sahici karakterlere imza atıyorlar.
Sally, Emcee, Ted’in Afife, Yunus, Ekrem ile buluşması hoş bir rastlantı. “Kum Zambakları” Mert Turak ve Özge Borak’ın resitale dönüşen yorumlarıyla uzun süre konuşulacak, mutlaka izlenmesi, kaçırılmaması gereken bir film.
Yaralı bir kuşun başı düşer hani… İçimizde o an bir tel kopar. Ve kum zambağı kumunu özler…
Ait olduğu o yeri.
Kum Zambağı
- Senaryo: Mehmet Demir Yılmaz
- Yönetmen: Mehmet Demir Yılmaz
- Oyuncular: Özge Borak, Mert Turak, Orhan Kılıç, Tuncay Çağıl, Murat Ercanlı, Berfin Kıymaz, Mesut Kurt
- Müzik: Koray Kahraman
- Vizyon: 5 Temmuz 2024
- Süre: 110′
- Yapım: Koz Yapım
- Dağıtım: A90 Pictures