TÜSTAV Sosyal Tarih Yayınları, salgın günlerinde dahi üretime ara vemedi. Yayınevi son olarak Erden Akbulut ve Erol Ülker’in derlediği “100 Yılın Ötesinde Ekim Devrimi ve Türkiye” kitabı ile okuyucuların karşısına çıktı.
2020 yılına yayıncılık anlamında hızlı bir giriş yapah Sosyal Tarih Yayınları, Ocak sonundan bi yana beşinci kitabını yayınladı. Salih Zeki ve Şefik Hüsnü kitaplarının ardından Mart ayında 15’ler Hatırası ve Tütüncülerin Tarihi kitaplarını yayınlayan TÜSTAV son olarak 100 Yılın Ötesinde Ekim Devrimi ve Türkiye kitabını kitaplıklara kazandırdı.
Erden Akbulut ve Erol Ülker’in kaleme aldığı derleme, Ekim Devrimi’nin yarattığı özgün bağlamın gerek Türkiye’nin ve gerek Türkiye komünist hareketinin kuruluş sürecine olan etkilerini ele alıyor.
Rusya’da işçi-köylü-asker Sovyetlerinin Bolşeviklerin öncülüğünde iktidara gelmesiyle sonuçlanan Ekim Devrimi, yirminci yüzyılın en önemli toplumsal-tarihsel gelişmelerinden biridir. Cihan Harbi sürerken patlak veren devrim süreci, Rusya İmparatorluğu’nun çöküşüne ve savaştan çekilmesine yol açtı. Bu gelişme geçici olarak Almanya ve Osmanlı İmparatorluğu için elverişli koşullar yarattı, ancak daha sonra bunlar da Avusturya-Macaristan ile birlikte Dünya Savaşı neticesinde çöken imparatorluklar arasında yer aldı.
Bolşeviklerin umutlarını bağladığı Alman devrimi ve Macaristan Sovyet hükümetinin yenildiği sıralarda, yoğun bir iç savaş sürecinden geçen Rusya’nın güneyinde önemli gelişmeler yaşanıyordu. Milli mücadelenin sömürgecilik ve emperyalizm karşıtı bir karaktere sahip olduğu iddiasını kimi zamanlar daha fazla ön plana çıkaran Ankara hükümeti ve başta Enver olmak üzere politik faaliyetlerini yurtdışında sürdüren İttihatçılar, Bolşeviklerle temas halindeydi. Milli mücadele dönemi aynı zamanda Türkiye komünist hareketinin Bolşevikler ve Komintern ile bağlantı halinde şekillenmesi açısından çok önemli bir aşamaydı.